İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ

İŞSİZLİK SİGORTASI KANUNU İLE BAZI KANUNLARDA DEĞİŞİKLİK YAPILMASI HAKKINDA KANUN TEKLİFİ

Tüm dünyayı etkisi altına alan Covid-19 (“Koronavirüs”) salgınının istihdam üzerindeki olumsuz etkilerinin azaltılması, salgın nedeniyle işçi ve işveren üzerindeki yüklerin paylaştırılması ve giderilmesi, ekonomik program  hedeflerinin gerçekleştirilmesi ile vergide adaleti ilkelerine uygun biçimde düzenlemeler yapılması amacıyla bir kısım kanuni düzenlemelerin hayata geçirilmesi amaçlanmıştır. 16.10.2020 tarihinde paylaşılan tasarı ile iş ve ticaret yaşamında yapılan önemli değişiklikler aşağıda ele alınacaktır.

  • İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALINAN SÜRE BAKIMINDAN, FONDAN UZUN VADELİ SİGORTA PRİM ÖDEMESİ TEŞVİKİ HAKKINDA

İşsizlik ödeneğinden yararlandırılıp, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde özel sektör işyerlerinde işe giren ve işe girdiği tarihten itibaren hizmet akdine tabi olarak en az 12 ay süreyle kesintisiz çalışanlardan talepte bulunanların, 4-1(a) bendi uyarınca sigortalı sayılmak suretiyle, işe başladıkları tarihten önce yararlandıkları en son işsizlik ödeneği süresi için İŞKUR tarafından SGK’ya ödeme yapıldığı tarihte geçerli asgari ücret üzerinden hesaplanacak uzun vadeli sigorta primi işveren ve sigortalı hisselerinin tamamı İşsizlik Sigorta Fonundan karşılanır. Aynı işsizlik ödeneği hak sahipliği için sadece bir defa yararlanılır.

Söz konusu taslak metin ile, işsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerin istihdama daha hızlı dönüşlerinin teşvik edilmesi amacıyla bu kişilerin, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde işe girmeleri ve bu iş yerinde 12 ay süreyle kesintisiz çalışmaları halinde uzun vadeli sigorta primlerinin tamamının İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmasının sağlanması öngörülmektedir.

  • 2020 YILI SONUNA DEK UYGULANACAK OLAN 4447 SAYILI KANUN’DA YER ALAN TEŞVİKİN SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA

Teklifin ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci maddeleri ile 4447 sayılı Kanunun geçici 10 uncu, geçici 19 uncu ve geçici 21 inci maddelerinde işsizlikle mücadele kapsamında istihdamın korunması ve artırılması amacıyla özel sektör işverenlerine kolaylık ve başta dezavantajlı gruplar olmak üzere işsizlerin istihdam edilmelerini sağlamak amacıyla 2020 yılı sonuna kadar uygulanacak olan destek ve teşviklerin uygulama sürelerinin ihtiyaç duyulması halinde 31/12/2023 tarihine kadar uzatmak üzere Cumhurbaşkanına yetki verilmesi öngörülmektedir.

Yapılması öngörülen düzenlemenin ikinci maddesinde kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi sahiplerinin ilave istihdamına yönelik teşvikler bulunmaktadır. Üçüncü maddede, 01.01.2018 ile 31.12.2020 tarihleri arasında işverenlerce bir önceki yıl ortalamasına ilave istihdamlara 12 ay teşvik öngörülmüş ve bu kişinin kadın, genç veya engelli olması durumunda 18 ay prim teşviki sağlanmıştır. Söz konusu değişiklik ile 31.12.2020’e kadar olan prim teşvikinin 31.12.2023’e dek uzatılması hususunda Cumhurbaşkanı’nın yetki verilmesi amaçlanmaktadır. Dördüncü madde ile ise, belirtilen ilave istihdamlar bakımından gelir vergisi stopaj teşviki ve damga vergisi desteğinin de 31.12.2023’e dek uzatılması hususunda Cumhurbaşkanı’nın yetki verilmesi amaçlanmaktadır.

  • ESNAF AHİLİK SANDIĞI UYGULAMASININ YÜRÜRLÜĞÜNÜN ERTELENMESİ HAKKINDA

Teklifin beşinci maddesinde; İşsizlik Kanunu’na eklenen ek madde ile kurulan Esnaf Ahilik Sandığı uygulamasının yürürlük tarihinin, Covid-19 salgınının olumsuz etkileri nedeniyle 1 Ocak 2021’den 31 Aralık 2023 tarihine ertelenmesi amaçlanmaktadır.

  • KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ SÜRESİNİN UZATILMASI VE ŞARTLARININ HAFİFLETİLMESİ HAKKINDA

Tasarının altıncı maddesi ile yapılması öngörülen değişiklik ile Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle şartları hafifletilmek istenilen kısa çalışma uygulamasının aynı zamanda uygulanma süresinin uzatılması amaçlanmaktadır. Kısa çalışma ödeneğine hak kazanma koşullarının; kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 60 gün (halihazırda 120 gün) hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde 450 gün (halihazırda 600 gün) sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödenmiş şeklinde öngörülmesi amaçlanmıştır.

Bu kapsamda, Covid-19 salgının önüne geçilememesi ve yapılan araştırmalar neticesinde uzun bir süre daha salgının kontrol altına alınamayacağının öngörülmesi ve buna bağlı olarak salgının ekonomiye olan etkisinin ve güncel ihtiyaçlar çerçevesinde zorlayıcı koşulların da devam edeceği göz önünde bulundurularak Cumhurbaşkanına tanınan kısa çalışma uygulamasını uzatma yetkisinin 31/12/2020 tarihi yerine 30/6/2021 tarihine kadar uzatılması amaçlanmaktadır.

  • NORMALLEŞME DESTEĞİNİN SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA

İşsizlik Sigortası Kanuna 23/7/2020 tarihli ve 7552 sayılı Kanunla eklenen 26’ıncı maddeyle Covid-19 salgın hastalığının ekonomiye etkisi sebebiyle çalışanlarını kısa çalışma uygulamasına geçiren veya çalışanlarını ücretsiz izine ayıran işverenlerin normal çalışma düzenine dönmeleri halinde bu geçiş sürecini kolaylaştırmak amacıyla işverenlere yararlanılan kısa çalışma ödeneği veya nakdi ücret aylık ortalama gün sayısı ve asgari ücret üzerinden hesaplanan sigorta primleri tutarında ve en fazla üç ay süreyle 31/12/2020’ye kadar destek sağlanmaktadır. Cumhurbaşkanı bu üç ay süreyi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir.

Yasa tasarısı ile, 1/7/2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde, kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi durumunda İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 26 ncı madde uyarınca sağlanan normalleşme desteğinin uygulama süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılabilmesine ilişkin Cumhurbaşkanına yetki verilmesi amaçlanmaktadır.

  • SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA BİLDİRİLMEKSİZİN ÇALIŞTIRILAN VE İŞ SÖZLEŞMELERİ SONA ERMİŞ HALDE BULUNAN İŞÇİLERİN YENİDEN İSTİHDAMLARI HALİNDE DESTEK UYGULAMASI HAKKINDA

Teklifin sekizinci maddesiyle getirilmesi düşünülen düzenleme ile 1/1/2019-17/4/2020 tarihleri arasındaki dönemde iş veya hizmet sözleşmesi haklı bir neden olmaksızın feshedilen işçiler ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalıştırılan işçilerin iş veya hizmet ilişkilerinin sona erdiği veya halihazırda çalışmakta olduğu en son işverenine maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle 30 günlük süre içerisinde başvurmaları ve işveren tarafından fiilen çalıştırılmaları halinde hem işverene hem de işçiye bir takım destekler öngörülerek işçilerin istihdamlarının sağlanması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda; işverenlere bu sigortalılar için her ay işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumlarına ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle 44,15 -TL destek verilmesi, başvuruda bulunan ve işveren tarafından işe alınıp ücretsiz izne ayrılan işçilere ise günlük 39,24 -TL nakdi ücret desteği verilmesi öngörülmüştür. Ayrıca başvurusu kabul edilmeyenler için de gerekli şartları sağlamaları şartıyla 34,34 -TL destek verilmesi öngörülmüştür.

  • OCAK/2019- NİSAN/2020 DÖNEMİNDE EN AZ SİGORTALI BİLDİRİMİ YAPILAN DÖNEMDEKİ İLAVE İSTİHDAMA DESTEK UYGULAMASI

Teklifin dokuzuncu maddesi ile; 2019/Ocak – 2020/Nisan döneminde en az sigortalı bildirim yapılan aydaki/dönemdeki sigorta sayısına ilave olarak işe alınacak ve fiilen çalıştırılacak her bir sigortalı için, her ay Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenecek tüm primlerden mahsup edilmek üzere işverenlere günlük 44,15 -TL destek sağlanması ve bu kapsamda işe alınıp ve fakat ücretsiz izine ayrılan işçiler için ise 39,24 -TL nakdi ücret desteği verilmesi öngörülerek istihdamın artırılmasının desteklenmesi amaçlanmaktadır.

  • EVDE İMAL ETTİKLERİ MALLARI İNTERNET VE BENZERİ ELEKTRONİK ORTAMLAR ÜZERİNDEN SATANLARIN FAALİYETLERİNİN MUAF TUTULMALARININ SAĞLANMASI HAKKINDA

Teklifin onuncu maddesi ile getirilmesi düşünülen düzenlemede; ayrı bir işyeri açmaksızın ve sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanların, bent kapsamında sayılan; vergiden muaf belgesi alınması, Türkiye’de kurulu bankalarda bir hesap açılması ve tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi şartlarını sağlamaları halinde söz konusu faaliyetleri muaflık kapsamına alınarak elde ettikleri hasılatlar üzerinden tevkif yapılmak suretiyle vergilendirilmelerinin sağlanması amaçlanmaktadır.

  • TAM MÜKELLEF GERÇEK KİŞİLERİN İHRACATTAN ELDE ETTİKLERİ KAZANÇLARIN %50’SİNİN BEYANNAMEDE BİLDİRİLEN GELİRLERDEN İNDİRİLMESİ HAKKINDA

Anılan teklifin 11 inci maddesi ile tam mükellef gerçek kişilerin mal ihracından elde ettikleri kazançlarının %50’sinin beyannamede bildirilen gelirlerden indirilmesine imkân tanınması öngörülmektedir. Ayrıca Cumhurbaşkanı’na bu maddede yer alan oran, tutar ve sayıları yarısına kadar indirmeye ve iki katına kadar artırmaya yetki verilmesi öngörülmektedir.

  • SERMAYE ŞİRKETLERİNİN KENDİ HİSSELERİNİ GERİ ALMALARI HALİNDE KAR DAĞITIMINA İLİŞKİN VERGİLENDİRME HAKKINDA

Kanun Teklifi’nin on ikinci  maddesi ile; tam mükellef sermaye şirketlerinin Türk Ticaret Kanunu hükümleri kapsamında kendi hisse senetlerini veya ortaklık paylarını iktisap etmeleri durumunda bunları;

-Sermaye azaltımı yoluyla itfa etmeleri halinde iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutarın sermaye azaltımına ilişkin kararın ticaret sicilinde tescil edildiği tarih,

-İktisap bedelinin altında bir bedel karşılığında elden çıkarmaları halinde iktisap bedeli ile elden çıkarma bedeli arasındaki fark tutarın elden çıkarma tarihi,

-İktisap ettikleri tarihten itibaren iki tam yıl içerisinde, sermaye azaltımı yoluyla itfa etmemeleri veya elden çıkarmamaları halinde, iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutarın iktisap tarihinden itibaren iki tam yıllık sürenin son günü, itibarıyla dağıtılmış kar payı sayılacağı düzenlenmekte ve bu tutarlar üzerinden %15 vergi tevkifatı yapılması öngörülmektedir. Bu suretle tam mükellef sermaye şirketlerinin kendi hisselerini iktisap etmek suretiyle vergisiz bir şekilde kar dağıtımı yapmalarının önüne geçilmekte ve şirket karlarının dağıtılıp dağıtılmadığına bakılmaksızın tevkif yoluyla alınacak vergiye ilişkin bir vergi güvenlik müessesesi ihdas edilmesi öngörülmektedir. Maddede, ayrıca tevkif edilen vergilerin herhangi bir vergiden mahsup edilemeyeceği düzenlenmekte ve Cumhurbaşkanına mevcut oranı %30’a kadar artırma ve sıfıra kadar indirime hususunda yetki verilmektedir.

Tasarının on üçüncü maddesi ile ise, Gelir Vergisi Kanunu’nun 9. maddesine eklenen on numaraları bentte yer alan ve muafiyetten yararlanma koşulunu ifade eden tutarın her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak VUK hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle yeniden belirlenmesi amaçlanmaktadır.

  • 193 SAYILI GELİR VERGİSİ KANUNU’NUN GEÇİCİ 67. MADDESİ DÜZENLEMELERİ HAKKINDA

Kanun Teklifi’nin on dördüncü maddesi ile; menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel fınans kurulularından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik hükümler içeren Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesinde yapılması öngörülen düzenlemeyle, maddenin uygulama süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmakta, istisna kapsamındaki kazançların hangi durumda madde kapsamında tevkifata tabi olacağı hususuna açıklık getirilmektedir.

Bu kapsamda;

-Gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olması, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmaması, vergiden muaf olup olmaması ve elde edilen kazancın vergiden istisna olup olmamasının madde kapsamında yapılacak tevkifatı etkilemeyeceği açık olarak düzenlenmiştir.

-Bazı Kanunlarla vergi muafiyeti tanınan veya istisna tutulan kurum gelirlerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesi kapsamında tevkifata tabi tutulup tutulamayacağına ilişkin ihtilaflar söz konusu olmaktadır. Yapılan düzenlemeyle söz konusu hususa açıklık kazandırılmakta, diğer Kanunlarda, açık olarak tevkif suretiyle kesilen vergileri de kapsayan bir istisna veya muafiyet hükmü mevcut olmadığı sürece bu kurumların gelirlerine Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesi kapsamında tevkifat yapılacağı belirtilmektedir.

-Yapılan diğer bir düzenleme ile banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla gerçekleştirilen kaldıraçlı alım satım (foreks) işlemlerinden elde edilen gelirlerin Geçici 67. madde kapsamında kaynakta kesinti suretiyle vergilendirilmesi amaçlanmaktadır.

  • AT YARIŞLARINA İLİŞKİN DÜZENLEME HAKKINDA

Kanun Teklifi’nin on beşinci  maddesi ile; At Yarışları Hakkında Kanun’a göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi tarafından organize edilen yarışmalara katılan atların jokeyleri, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemeler üzerinden %20 gelir vergisi tevkifatı yapılmasını düzenleyen hükmün 31 Aralık 2025’e kadar uzatılması öngörülmektedir.

  • KISMİ ÇALIŞMANIN TEŞVİKİ VE BU DOĞRULTUDA YAPILACAK GELİR VE DAMGA VERGİSİ İSTİSNASI HAKKINDA

Tasarının on altıncı maddesinde getirilmesi öngörülen düzenleme ile; kısmi zamanlı çalışmanın teşvik edilmesi ve yeni istihdam artışı sağlanması amacıyla kısmi zamanlı çalışmayı kabul eden hizmet erbabına gelir vergisi ve damga vergisi istisnası getirilmesi öngörülmektedir.

Bu istisnadan yararlanılabilmesi için kısmi süreli çalışmayı kabul eden mevcut çalışanın, çalışmadığı gün sayısı kadar kısmi zamanlı yeni bir çalışan istihdam edilmesi ve bu çalışanın en az altı ay süreyle çalışmaya devam etmesi gerekmektedir. Bu kapsamdaki istisna uygulaması nedeniyle vazgeçilecek gelir vergisi her bir çalışan için aylık brüt asgari ücretin %10 unu aşamayacak olup, kısmi süreli çalışmaya geçen çalışanların belirlenen vergi tutarına isabet eden ücretleri gelir vergisinden istisna edilecektir. Bu istisna, 12 ayı geçmemek üzere, kısmi süreli olarak yeni istihdam edilen çalışanın çalışmaya devam ettiği sürece uygulanır. Ayrıca, gelir vergisinden istisna edilen ücretler damga vergisinden de istisna edilmektedir. Böylece, mevcut çalışanlardan kısmi zamanlı olarak çalışmayı isteyenlere destek sağlanmakta ve çalışılmayan süreler için de yeni istihdam sağlanması amaçlanmaktadır. Ayrıca, Cumhurbaşkanına maddede belirtilen süreleri ve oranı artırma ve Hazine ve Maliye Bakanlığına maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme hususunda yetki verilmektedir.

  • VARLIK BARIŞI DÜZENLEMESİ HAKKINDA

Tasarının on yedinci maddesi ile; Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye’ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılmasına ve gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesine imkân verilmesi öngörülmektedir.

Ayrıca gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesi imkânı getirilmektedir. Madde kapsamında bildirim veya beyana konu edilen varlıklar nedeniyle, maddede belirtilen şartların yerine getirilmesi kaydıyla, hiçbir surette vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaması öngörülmektedir.

Cumhurbaşkanının, bu maddede yer alan süreleri, bitim tarihlerinden itibaren her defasında altı ayı geçmeyen süreler halinde bir yıla kadar uzatmaya; Hazine ve Maliye Bakanlığı, madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi ve bildirimi ile işletmeye dahil edilmelerine ilişkin hususları, bildirime esas değerlerin tespiti, bildirimin şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri, maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınması amaçlanmaktadır.

  • KATMA DEĞER VERGİSİNDE SÜRE UZATIMLARI HAKKINDA

Tasarının yirmi birinci maddesi ile, 3065 sayılı Kanunun geçici 17. maddesinde yer alan uygulamanın süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmaktadır. Böylece, dahilde işleme rejimi kapsamında ithal ürünlerin vergisiz temini nedeniyle, bu alanda yerli üreticiler aleyhine rekabet eşitsizliği oluşmasını önlemek üzere, dahilde işleme izin belgesine sahip mükelleflerin yurt içinden temin edecekleri maddelerde 3065 sayılı Kanunun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil- terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesine devam edilmesi amaçlanmaktadır.

  • BELİRLİ SÜRELİ SÖZLEŞME ŞARTLARINDA YAŞ VE SÜREYE İLİŞKİN ÖNGÖRÜLEN DÜZENLEMELER HAKKINDA

Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmeleri belirli sureli iş sözleşmesi olarak tanımlanmakta ve belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamamaktadır.

Ancak tasarının yirmi sekizinci maddesi ile yapılması öngörülen düzenleme ile belirli süreli iş sözleşmesi, işçinin 25 yaşını doldurmamış veya 50 ve daha yukarı yaşta olma koşulunu sağlaması kaydıyla, mevcut koşullar aranmadan yazılı yapılabilecektir. 25 yaşını doldurmamış işçiler ile yapılacak belirli süreli iş sözleşmelerinin süresi, işçinin 25 yaşını doldurduğu tarihi geçemeyecektir. Bu hüküm uyarınca bir defada veya yenilenerek yapılan belirli süreli iş sözleşmelerinin toplam süresi 2 yılı aşamayacaktır.

  • 25 YAŞ ALTI ÇALIŞANLARA İLİŞKİN TEŞVİK HAKKINDA

Tasarının otuz ikinci maddesi ile; işe girdiği tarih itibarıyla 25 yaşından küçük olup, hizmet akdine tabi olarak bir veya birden fazla işverence çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı 10 günden az olanlar için, çalıştırıldıkları süreyle orantılı olarak işverenlerce, prime esas günlük kazanç alt sınırının yüzde 2’si oranında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası primi ile yüzde 7,5’i işveren; yüzde 5’i sigortalıya ait olmak üzere yüzde 12,5 oranında genel sağlık sigortası primi ödeneceği öngörülmektedir. Bu madde kapsamında çalışanların genel sağlık sigortası primlerinin 30 güne tamamlanması zorunlu olacaktır.

Bu fıkra kapsamına girenler, adlarına ödenen priminin ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar aynı kazancın otuz katının %20’si oranında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödeyebilecek. Ödenen primlere ilişkin süreler sigortalılık süresi sayılacaktır.

İşe girdiği tarihten önceki son bir yıl içerisinde prim ödeme gün sayısı 120 günden fazla olanlar ile 25 yaşını dolduran sigortalılar hakkında bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı öngörülmektedir.

  • KURUMLAR VERGİSİ ORANINI İNDİRMEYE CUMHURBAŞKANI’NIN YETKİLİ OLMASI HAKKINDA

13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32’nci maddesinin birinci fıkrasına, kurumlar vergisi oranına ilişkin; “Cumhurbaşkanı, bu oranı beş puana kadar indirmeye ve tekrar kanuni seviyesine getirmeye yetkilidir.” şeklinde ekleme yapılmıştır.

Cumhurbaşkanına, kanuni %20 olan kurumlar vergisi oranını 5 puana kadar (%15) indirme ve tekrar kanuni seviyesine getirme yetkisi verilmektedir.

13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32’nci maddesine eklenen fıkrayla;

Diğer taraftan, halka açıklığı, kaydiliği ve kurumsallaşmayı teşvik etmek amacıyla, bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumlan ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri hariç olmak üzere payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında işlem görmek üzere en az %20 oranında ilk defa halka arz edilen kuramların paylarının ilk defa halka arz edildiği hesap döneminden başlamak üzere beş hesap dönemine ait kazançlarına kurumlar vergisi oranının 2 puan indirimli olarak uygulanmasına ilişkin düzenleme yapılmaktadır.

  • OLAĞANÜSTÜ HÂL KAPSAMINDA KABUL EDİLEN KANUNLARDA YER ALAN İLAVE TEDBİRLERE KARŞI BAŞVURU HAKKINDA

Olağanüstü hâl kapsamında kabul edilen kanunlarda yer alan ilave tedbirlere karşı hakkında önlem uygulanan kişi, kanuni temsilcisi ya da mirasçıları tarafından, tedbiri uygulayan veya bununla ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde başvuracaktır. Kamu kurum ve kuruluşları, başvuru üzerine yapacağı inceleme sonucuna göre en geç altı ay içinde başvurunun reddine veya tedbirin kaldırılmasına karar verecektir. Başvuruların incelenmesi ve sonuçlandırılması için kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde komisyon kurulabilecektir.

Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında yapılacak başvuruların sonuçlandırılması için her türlü bilgi ve belgeyi ilgililerden talep edebilecektir.

Soruşturmanın gizliliğine ve Devlet sırlarına ilişkin ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla kurum ve kuruluşlar ile yargı mercileri, başvuru kapsamında ihtiyaç duyulan her türlü bilgi ve belgeyi gecikmeksizin başvuru yapılan kamu kurum ve kuruluşlarına göndermek veya yerinde incelenmesine imkân sağlamak zorunda olacaktır.

Bu madde kapsamındaki çalışmalarda kamu kurum ve kuruluşlarınca görevlendirilenler, görevlerini yerine getirdikleri sırada edindikleri kamuya, ilgililere ve üçüncü kişilere ait gizlilik taşıyan bilgileri, kişisel verileri, ticari sırları ve bunlara ait belgeleri, bu konuda kanunen yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamayacak, kendilerinin veya üçüncü kişilerin yararına kullanamayacak. Bu yükümlülük görevden ayrılmalarından sonra da devam edecektir. Kamu kurum ve kuruluşlarının kararlarına karşı Hakimler ve Savcılar Kurulunca belirlenecek Ankara idare mahkemelerinde iptal davası açılabileceği öngörülmektedir.

  • KONAKLAMA VERGİSİNİN YÜRÜRLÜK SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA

Konaklama vergisinin yürürlük tarihinin 01.01.2021 tarihinden 01.01.2022 tarihine ertelenmesi öngörülmektedir.

  • VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE VE MAZBUT VAKIFLARA AİT TAŞINMAZLARIN KİRALAMALARI HAKKINDA

25/3/2020 tarihli ve 7226 sayılı Kanun’un 33 ve 34’üncü maddeleriyle Vakıflar Kanunu’nda çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan bu düzenlemeler ile;

-Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve mazbut vakıflara ait taşınmazların onarım veya inşa karşılığı -kiralamalarında sözleşmenin başlangıç tarihinde, işletme süresine ait ilk yılın altı aylık kira bedeli ayrıca teminat olarak alınması,

-Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve mazbut vakıflara ait taşınmazların kiralamalarında, sözleşme süresi içinde üç aylık kira bedelinin ödenmemesi halinde ilgili taşınmazın mülki amirlikçe tahliye edileceği,

-Getirilen yeni hükümlerin mevcut kiralamalara uygulanma usulü, belirlenmiştir. Teklifte yer alan madde ile, pandemi koşullarının devam etmesi nedeniyle güncel ihtiyaçlar çerçevesinde zorlayıcı koşulların sürdüğü göz önünde bulundurularak yürürlük tarihi 1/1/2021 olarak belirlenen mezkûr maddelerin yürürlük tarihlerinin 30/6/2021 tarihine ötelenmesi amaçlanmaktadır.

YÜRÜRLÜK TARİHLERİ

  • 8,9, ve 32. Maddeler yayım tarihini takip eden ayın başında,
  • 10. Madde, 11. Madde ve 14. Maddenin 193 Sayılı Kanun’un geçici 67/14 maddesinde yapmış olacağı düzenleme 01.01.2021 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayım tarihinde,
  • 33. Madde, 01.01.2021 tarihinden, özel hesap dönemine tabi olan mükelleflerde 2021 takvim yılında başlayan özel hesap döneminin başından itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayım tarihinde,
  • Diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülmektedir.

Saygılarımızla,

Motto Hukuk Bürosu

İŞSİZLİK ÖDENEĞİ ALINAN SÜRE BAKIMINDAN, FONDAN UZUN VADELİ SİGORTA PRİM ÖDEMESİ TEŞVİKİ HAKKINDA
İşsizlik ödeneğinden yararlandırılıp, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde özel sektör işyerlerinde işe giren ve işe girdiği tarihten itibaren hizmet akdine tabi olarak en az 12 ay süreyle kesintisiz çalışanlardan talepte bulunanların, 4-1(a) bendi uyarınca sigortalı sayılmak suretiyle, işe başladıkları tarihten önce yararlandıkları en son işsizlik ödeneği süresi için İŞKUR tarafından SGK’ya ödeme yapıldığı tarihte geçerli asgari ücret üzerinden hesaplanacak uzun vadeli sigorta primi işveren ve sigortalı hisselerinin tamamı İşsizlik Sigorta Fonundan karşılanır. Aynı işsizlik ödeneği hak sahipliği için sadece bir defa yararlanılır.

Söz konusu taslak metin ile, işsizlik ödeneğinden yararlandırılan kişilerin istihdama daha hızlı dönüşlerinin teşvik edilmesi amacıyla bu kişilerin, işten ayrılmalarını takip eden 90 gün içerisinde işe girmeleri ve bu iş yerinde 12 ay süreyle kesintisiz çalışmaları halinde uzun vadeli sigorta primlerinin tamamının İşsizlik Sigortası Fonundan karşılanmasının sağlanması öngörülmektedir.

2020 YILI SONUNA DEK UYGULANACAK OLAN 4447 SAYILI KANUN’DA YER ALAN TEŞVİKİN SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA
Teklifin ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci maddeleri ile 4447 sayılı Kanunun geçici 10 uncu, geçici 19 uncu ve geçici 21 inci maddelerinde işsizlikle mücadele kapsamında istihdamın korunması ve artırılması amacıyla özel sektör işverenlerine kolaylık ve başta dezavantajlı gruplar olmak üzere işsizlerin istihdam edilmelerini sağlamak amacıyla 2020 yılı sonuna kadar uygulanacak olan destek ve teşviklerin uygulama sürelerinin ihtiyaç duyulması halinde 31/12/2023 tarihine kadar uzatmak üzere Cumhurbaşkanına yetki verilmesi öngörülmektedir.
Yapılması öngörülen düzenlemenin ikinci maddesinde kadın, genç ve mesleki yeterlilik belgesi sahiplerinin ilave istihdamına yönelik teşvikler bulunmaktadır. Üçüncü maddede, 01.01.2018 ile 31.12.2020 tarihleri arasında işverenlerce bir önceki yıl ortalamasına ilave istihdamlara 12 ay teşvik öngörülmüş ve bu kişinin kadın, genç veya engelli olması durumunda 18 ay prim teşviki sağlanmıştır. Söz konusu değişiklik ile 31.12.2020’e kadar olan prim teşvikinin 31.12.2023’e dek uzatılması hususunda Cumhurbaşkanı’nın yetki verilmesi amaçlanmaktadır. Dördüncü madde ile ise, belirtilen ilave istihdamlar bakımından gelir vergisi stopaj teşviki ve damga vergisi desteğinin de 31.12.2023’e dek uzatılması hususunda Cumhurbaşkanı’nın yetki verilmesi amaçlanmaktadır.
ESNAF AHİLİK SANDIĞI UYGULAMASININ YÜRÜRLÜĞÜNÜN ERTELENMESİ HAKKINDA
Teklifin beşinci maddesinde; İşsizlik Kanunu’na eklenen ek madde ile kurulan Esnaf Ahilik Sandığı uygulamasının yürürlük tarihinin, Covid-19 salgınının olumsuz etkileri nedeniyle 1 Ocak 2021’den 31 Aralık 2023 tarihine ertelenmesi amaçlanmaktadır.

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ SÜRESİNİN UZATILMASI VE ŞARTLARININ HAFİFLETİLMESİ HAKKINDA
Tasarının altıncı maddesi ile yapılması öngörülen değişiklik ile Covid-19 salgın hastalığı sebebiyle şartları hafifletilmek istenilen kısa çalışma uygulamasının aynı zamanda uygulanma süresinin uzatılması amaçlanmaktadır. Kısa çalışma ödeneğine hak kazanma koşullarının; kısa çalışma başlama tarihinden önceki son 60 gün (halihazırda 120 gün) hizmet akdine tabi olanlardan son üç yıl içinde 450 gün (halihazırda 600 gün) sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödenmiş şeklinde öngörülmesi amaçlanmıştır.
Bu kapsamda, Covid-19 salgının önüne geçilememesi ve yapılan araştırmalar neticesinde uzun bir süre daha salgının kontrol altına alınamayacağının öngörülmesi ve buna bağlı olarak salgının ekonomiye olan etkisinin ve güncel ihtiyaçlar çerçevesinde zorlayıcı koşulların da devam edeceği göz önünde bulundurularak Cumhurbaşkanına tanınan kısa çalışma uygulamasını uzatma yetkisinin 31/12/2020 tarihi yerine 30/6/2021 tarihine kadar uzatılması amaçlanmaktadır.

NORMALLEŞME DESTEĞİNİN SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA
İşsizlik Sigortası Kanuna 23/7/2020 tarihli ve 7552 sayılı Kanunla eklenen 26’ıncı maddeyle Covid-19 salgın hastalığının ekonomiye etkisi sebebiyle çalışanlarını kısa çalışma uygulamasına geçiren veya çalışanlarını ücretsiz izine ayıran işverenlerin normal çalışma düzenine dönmeleri halinde bu geçiş sürecini kolaylaştırmak amacıyla işverenlere yararlanılan kısa çalışma ödeneği veya nakdi ücret aylık ortalama gün sayısı ve asgari ücret üzerinden hesaplanan sigorta primleri tutarında ve en fazla üç ay süreyle 31/12/2020’ye kadar destek sağlanmaktadır. Cumhurbaşkanı bu üç ay süreyi altı aya kadar uzatmaya yetkilidir.

Yasa tasarısı ile, 1/7/2020 tarihinden önce kısa çalışma başvurusunda bulunmuş olan özel sektör işyerlerinde, kısa çalışmanın sona ermesi ve haftalık normal çalışma sürelerine dönülmesi durumunda İşsizlik Sigortası Kanununun geçici 26 ncı madde uyarınca sağlanan normalleşme desteğinin uygulama süresinin 30/6/2021 tarihine kadar uzatılabilmesine ilişkin Cumhurbaşkanına yetki verilmesi amaçlanmaktadır.

SOSYAL GÜVENLİK KURUMUNA BİLDİRİLMEKSİZİN ÇALIŞTIRILAN VE İŞ SÖZLEŞMELERİ SONA ERMİŞ HALDE BULUNAN İŞÇİLERİN YENİDEN İSTİHDAMLARI HALİNDE DESTEK UYGULAMASI HAKKINDA
Teklifin sekizinci maddesiyle getirilmesi düşünülen düzenleme ile 1/1/2019-17/4/2020 tarihleri arasındaki dönemde iş veya hizmet sözleşmesi haklı bir neden olmaksızın feshedilen işçiler ile Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeksizin çalıştırılan işçilerin iş veya hizmet ilişkilerinin sona erdiği veya halihazırda çalışmakta olduğu en son işverenine maddenin yürürlüğe girdiği tarih itibariyle 30 günlük süre içerisinde başvurmaları ve işveren tarafından fiilen çalıştırılmaları halinde hem işverene hem de işçiye bir takım destekler öngörülerek işçilerin istihdamlarının sağlanması amaçlanmaktadır. Bu kapsamda; işverenlere bu sigortalılar için her ay işverenlerin Sosyal Güvenlik Kurumlarına ödeyecekleri tüm primlerden mahsup edilmek suretiyle 44,15 -TL destek verilmesi, başvuruda bulunan ve işveren tarafından işe alınıp ücretsiz izne ayrılan işçilere ise günlük 39,24 -TL nakdi ücret desteği verilmesi öngörülmüştür. Ayrıca başvurusu kabul edilmeyenler için de gerekli şartları sağlamaları şartıyla 34,34 -TL destek verilmesi öngörülmüştür.

OCAK/2019- NİSAN/2020 DÖNEMİNDE EN AZ SİGORTALI BİLDİRİMİ YAPILAN DÖNEMDEKİ İLAVE İSTİHDAMA DESTEK UYGULAMASI
Teklifin dokuzuncu maddesi ile; 2019/Ocak – 2020/Nisan döneminde en az sigortalı bildirim yapılan aydaki/dönemdeki sigorta sayısına ilave olarak işe alınacak ve fiilen çalıştırılacak her bir sigortalı için, her ay Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenecek tüm primlerden mahsup edilmek üzere işverenlere günlük 44,15 -TL destek sağlanması ve bu kapsamda işe alınıp ve fakat ücretsiz izine ayrılan işçiler için ise 39,24 -TL nakdi ücret desteği verilmesi öngörülerek istihdamın artırılmasının desteklenmesi amaçlanmaktadır.

EVDE İMAL ETTİKLERİ MALLARI İNTERNET VE BENZERİ ELEKTRONİK ORTAMLAR ÜZERİNDEN SATANLARIN FAALİYETLERİNİN MUAF TUTULMALARININ SAĞLANMASI HAKKINDA
Teklifin onuncu maddesi ile getirilmesi düşünülen düzenlemede; ayrı bir işyeri açmaksızın ve sanayi tipi veya seri üretim yapabilen makine kullanmaksızın oturdukları evlerde imal ettikleri malları internet ve benzeri elektronik ortamlar üzerinden satanların, bent kapsamında sayılan; vergiden muaf belgesi alınması, Türkiye’de kurulu bankalarda bir hesap açılması ve tüm hasılatın münhasıran bu hesap aracılığıyla tahsil edilmesi şartlarını sağlamaları halinde söz konusu faaliyetleri muaflık kapsamına alınarak elde ettikleri hasılatlar üzerinden tevkif yapılmak suretiyle vergilendirilmelerinin sağlanması amaçlanmaktadır.

TAM MÜKELLEF GERÇEK KİŞİLERİN İHRACATTAN ELDE ETTİKLERİ KAZANÇLARIN %50’SİNİN BEYANNAMEDE BİLDİRİLEN GELİRLERDEN İNDİRİLMESİ HAKKINDA
Anılan teklifin 11 inci maddesi ile tam mükellef gerçek kişilerin mal ihracından elde ettikleri kazançlarının %50’sinin beyannamede bildirilen gelirlerden indirilmesine imkân tanınması öngörülmektedir. Ayrıca Cumhurbaşkanı’na bu maddede yer alan oran, tutar ve sayıları yarısına kadar indirmeye ve iki katına kadar artırmaya yetki verilmesi öngörülmektedir.

SERMAYE ŞİRKETLERİNİN KENDİ HİSSELERİNİ GERİ ALMALARI HALİNDE KAR DAĞITIMINA İLİŞKİN VERGİLENDİRME HAKKINDA
Kanun Teklifi’nin on ikinci maddesi ile; tam mükellef sermaye şirketlerinin Türk Ticaret Kanunu hükümleri kapsamında kendi hisse senetlerini veya ortaklık paylarını iktisap etmeleri durumunda bunları;
-Sermaye azaltımı yoluyla itfa etmeleri halinde iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutarın sermaye azaltımına ilişkin kararın ticaret sicilinde tescil edildiği tarih,
-İktisap bedelinin altında bir bedel karşılığında elden çıkarmaları halinde iktisap bedeli ile elden çıkarma bedeli arasındaki fark tutarın elden çıkarma tarihi,
-İktisap ettikleri tarihten itibaren iki tam yıl içerisinde, sermaye azaltımı yoluyla itfa etmemeleri veya elden çıkarmamaları halinde, iktisap bedeli ile hisse senetlerinin veya ortaklık paylarının itibari değeri arasındaki fark tutarın iktisap tarihinden itibaren iki tam yıllık sürenin son günü, itibarıyla dağıtılmış kar payı sayılacağı düzenlenmekte ve bu tutarlar üzerinden %15 vergi tevkifatı yapılması öngörülmektedir. Bu suretle tam mükellef sermaye şirketlerinin kendi hisselerini iktisap etmek suretiyle vergisiz bir şekilde kar dağıtımı yapmalarının önüne geçilmekte ve şirket karlarının dağıtılıp dağıtılmadığına bakılmaksızın tevkif yoluyla alınacak vergiye ilişkin bir vergi güvenlik müessesesi ihdas edilmesi öngörülmektedir. Maddede, ayrıca tevkif edilen vergilerin herhangi bir vergiden mahsup edilemeyeceği düzenlenmekte ve Cumhurbaşkanına mevcut oranı %30’a kadar artırma ve sıfıra kadar indirime hususunda yetki verilmektedir.

Tasarının on üçüncü maddesi ile ise, Gelir Vergisi Kanunu’nun 9. maddesine eklenen on numaraları bentte yer alan ve muafiyetten yararlanma koşulunu ifade eden tutarın her yıl bir önceki yıla ilişkin olarak VUK hükümlerine göre belirlenen yeniden değerleme oranında artırılmak suretiyle yeniden belirlenmesi amaçlanmaktadır.

193 SAYILI GELİR VERGİSİ KANUNU’NUN GEÇİCİ 67. MADDESİ DÜZENLEMELERİ HAKKINDA
Kanun Teklifi’nin on dördüncü maddesi ile; menkul kıymetler ve diğer sermaye piyasası araçlarının elden çıkarılması ve elde tutulması sürecinde elde edilen gelirler ile mevduat faizleri, repo gelirleri ve özel fınans kurulularından elde edilen gelirlerin vergilendirilmesine yönelik hükümler içeren Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesinde yapılması öngörülen düzenlemeyle, maddenin uygulama süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmakta, istisna kapsamındaki kazançların hangi durumda madde kapsamında tevkifata tabi olacağı hususuna açıklık getirilmektedir.

Bu kapsamda;

-Gelir sahibinin gerçek veya tüzel kişi ya da dar veya tam mükellef olması, vergi mükellefiyeti bulunup bulunmaması, vergiden muaf olup olmaması ve elde edilen kazancın vergiden istisna olup olmamasının madde kapsamında yapılacak tevkifatı etkilemeyeceği açık olarak düzenlenmiştir.
-Bazı Kanunlarla vergi muafiyeti tanınan veya istisna tutulan kurum gelirlerinin, Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesi kapsamında tevkifata tabi tutulup tutulamayacağına ilişkin ihtilaflar söz konusu olmaktadır. Yapılan düzenlemeyle söz konusu hususa açıklık kazandırılmakta, diğer Kanunlarda, açık olarak tevkif suretiyle kesilen vergileri de kapsayan bir istisna veya muafiyet hükmü mevcut olmadığı sürece bu kurumların gelirlerine Gelir Vergisi Kanunu’nun Geçici 67. maddesi kapsamında tevkifat yapılacağı belirtilmektedir.
-Yapılan diğer bir düzenleme ile banka ve aracı kurumlar vasıtasıyla gerçekleştirilen kaldıraçlı alım satım (foreks) işlemlerinden elde edilen gelirlerin Geçici 67. madde kapsamında kaynakta kesinti suretiyle vergilendirilmesi amaçlanmaktadır.

AT YARIŞLARINA İLİŞKİN DÜZENLEME HAKKINDA
Kanun Teklifi’nin on beşinci maddesi ile; At Yarışları Hakkında Kanun’a göre lisans sahibi olan veya lisans sahibince yetkilendirilen kişi tarafından organize edilen yarışmalara katılan atların jokeyleri, jokey yamakları ve antrenörlerine ücret olarak yapılan ödemeler üzerinden %20 gelir vergisi tevkifatı yapılmasını düzenleyen hükmün 31 Aralık 2025’e kadar uzatılması öngörülmektedir.

KISMİ ÇALIŞMANIN TEŞVİKİ VE BU DOĞRULTUDA YAPILACAK GELİR VE DAMGA VERGİSİ İSTİSNASI HAKKINDA
Tasarının on altıncı maddesinde getirilmesi öngörülen düzenleme ile; kısmi zamanlı çalışmanın teşvik edilmesi ve yeni istihdam artışı sağlanması amacıyla kısmi zamanlı çalışmayı kabul eden hizmet erbabına gelir vergisi ve damga vergisi istisnası getirilmesi öngörülmektedir.

Bu istisnadan yararlanılabilmesi için kısmi süreli çalışmayı kabul eden mevcut çalışanın, çalışmadığı gün sayısı kadar kısmi zamanlı yeni bir çalışan istihdam edilmesi ve bu çalışanın en az altı ay süreyle çalışmaya devam etmesi gerekmektedir. Bu kapsamdaki istisna uygulaması nedeniyle vazgeçilecek gelir vergisi her bir çalışan için aylık brüt asgari ücretin %10 unu aşamayacak olup, kısmi süreli çalışmaya geçen çalışanların belirlenen vergi tutarına isabet eden ücretleri gelir vergisinden istisna edilecektir. Bu istisna, 12 ayı geçmemek üzere, kısmi süreli olarak yeni istihdam edilen çalışanın çalışmaya devam ettiği sürece uygulanır. Ayrıca, gelir vergisinden istisna edilen ücretler damga vergisinden de istisna edilmektedir. Böylece, mevcut çalışanlardan kısmi zamanlı olarak çalışmayı isteyenlere destek sağlanmakta ve çalışılmayan süreler için de yeni istihdam sağlanması amaçlanmaktadır. Ayrıca, Cumhurbaşkanına maddede belirtilen süreleri ve oranı artırma ve Hazine ve Maliye Bakanlığına maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esasları belirleme hususunda yetki verilmektedir.

VARLIK BARIŞI DÜZENLEMESİ HAKKINDA
Tasarının on yedinci maddesi ile; Yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarının Türkiye’ye getirilmek suretiyle milli ekonomiye kazandırılmasına ve gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesine imkân verilmesi öngörülmektedir.

Ayrıca gelir veya kurumlar vergisi mükelleflerince sahip olunan ve Türkiye’de bulunan ancak işletmelerin kayıtları arasında yer almayan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçları ile taşınmazların kanuni defterlere kaydedilmesi imkânı getirilmektedir. Madde kapsamında bildirim veya beyana konu edilen varlıklar nedeniyle, maddede belirtilen şartların yerine getirilmesi kaydıyla, hiçbir surette vergi incelemesi ve vergi tarhiyatı yapılmaması öngörülmektedir.

Cumhurbaşkanının, bu maddede yer alan süreleri, bitim tarihlerinden itibaren her defasında altı ayı geçmeyen süreler halinde bir yıla kadar uzatmaya; Hazine ve Maliye Bakanlığı, madde kapsamına giren varlıkların Türkiye’ye getirilmesi ve bildirimi ile işletmeye dahil edilmelerine ilişkin hususları, bildirime esas değerlerin tespiti, bildirimin şekli, içeriği ve ekleri ile yapılacağı yeri, maddenin uygulanmasında kullanılacak bilgi ve belgeler ile uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirlemeye yetkili kılınması amaçlanmaktadır.

KATMA DEĞER VERGİSİNDE SÜRE UZATIMLARI HAKKINDA
Tasarının yirmi birinci maddesi ile, 3065 sayılı Kanunun geçici 17. maddesinde yer alan uygulamanın süresi 31.12.2025 tarihine kadar uzatılmaktadır. Böylece, dahilde işleme rejimi kapsamında ithal ürünlerin vergisiz temini nedeniyle, bu alanda yerli üreticiler aleyhine rekabet eşitsizliği oluşmasını önlemek üzere, dahilde işleme izin belgesine sahip mükelleflerin yurt içinden temin edecekleri maddelerde 3065 sayılı Kanunun 11/1-c maddesinde düzenlenen tecil- terkin uygulaması kapsamında işlem yapılabilmesine devam edilmesi amaçlanmaktadır.

BELİRLİ SÜRELİ SÖZLEŞME ŞARTLARINDA YAŞ VE SÜREYE İLİŞKİN ÖNGÖRÜLEN DÜZENLEMELER HAKKINDA
Belirli süreli işlerde veya belli bir işin tamamlanması veya belirli bir olgunun ortaya çıkması gibi objektif koşullara bağlı olarak işveren ile işçi arasında yazılı şekilde yapılan iş sözleşmeleri belirli sureli iş sözleşmesi olarak tanımlanmakta ve belirli süreli iş sözleşmesi, esaslı bir neden olmadıkça, birden fazla üst üste (zincirleme) yapılamamaktadır.
Ancak tasarının yirmi sekizinci maddesi ile yapılması öngörülen düzenleme ile belirli süreli iş sözleşmesi, işçinin 25 yaşını doldurmamış veya 50 ve daha yukarı yaşta olma koşulunu sağlaması kaydıyla, mevcut koşullar aranmadan yazılı yapılabilecektir. 25 yaşını doldurmamış işçiler ile yapılacak belirli süreli iş sözleşmelerinin süresi, işçinin 25 yaşını doldurduğu tarihi geçemeyecektir. Bu hüküm uyarınca bir defada veya yenilenerek yapılan belirli süreli iş sözleşmelerinin toplam süresi 2 yılı aşamayacaktır.

25 YAŞ ALTI ÇALIŞANLARA İLİŞKİN TEŞVİK HAKKINDA
Tasarının otuz ikinci maddesi ile; işe girdiği tarih itibarıyla 25 yaşından küçük olup, hizmet akdine tabi olarak bir veya birden fazla işverence çalıştırılan ve çalıştıkları kişi yanında ay içinde çalışma saati süresine göre hesaplanan çalışma gün sayısı 10 günden az olanlar için, çalıştırıldıkları süreyle orantılı olarak işverenlerce, prime esas günlük kazanç alt sınırının yüzde 2’si oranında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası primi ile yüzde 7,5’i işveren; yüzde 5’i sigortalıya ait olmak üzere yüzde 12,5 oranında genel sağlık sigortası primi ödeneceği öngörülmektedir. Bu madde kapsamında çalışanların genel sağlık sigortası primlerinin 30 güne tamamlanması zorunlu olacaktır.
Bu fıkra kapsamına girenler, adlarına ödenen priminin ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar aynı kazancın otuz katının %20’si oranında malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödeyebilecek. Ödenen primlere ilişkin süreler sigortalılık süresi sayılacaktır.
İşe girdiği tarihten önceki son bir yıl içerisinde prim ödeme gün sayısı 120 günden fazla olanlar ile 25 yaşını dolduran sigortalılar hakkında bu madde hükümlerinin uygulanmayacağı öngörülmektedir.

KURUMLAR VERGİSİ ORANINI İNDİRMEYE CUMHURBAŞKANI’NIN YETKİLİ OLMASI HAKKINDA
13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32’nci maddesinin birinci fıkrasına, kurumlar vergisi oranına ilişkin; “Cumhurbaşkanı, bu oranı beş puana kadar indirmeye ve tekrar kanuni seviyesine getirmeye yetkilidir.” şeklinde ekleme yapılmıştır.
Cumhurbaşkanına, kanuni %20 olan kurumlar vergisi oranını 5 puana kadar (%15) indirme ve tekrar kanuni seviyesine getirme yetkisi verilmektedir.
13.06.2006 tarihli ve 5520 sayılı Kurumlar Vergisi Kanunu’nun 32’nci maddesine eklenen fıkrayla;
Diğer taraftan, halka açıklığı, kaydiliği ve kurumsallaşmayı teşvik etmek amacıyla, bankalar, finansal kiralama şirketleri, faktoring şirketleri, finansman şirketleri, ödeme ve elektronik para kuruluşları, yetkili döviz müesseseleri, varlık yönetim şirketleri, sermaye piyasası kurumlan ile sigorta ve reasürans şirketleri ve emeklilik şirketleri hariç olmak üzere payları Borsa İstanbul Pay Piyasasında işlem görmek üzere en az %20 oranında ilk defa halka arz edilen kuramların paylarının ilk defa halka arz edildiği hesap döneminden başlamak üzere beş hesap dönemine ait kazançlarına kurumlar vergisi oranının 2 puan indirimli olarak uygulanmasına ilişkin düzenleme yapılmaktadır.

OLAĞANÜSTÜ HÂL KAPSAMINDA KABUL EDİLEN KANUNLARDA YER ALAN İLAVE TEDBİRLERE KARŞI BAŞVURU HAKKINDA
Olağanüstü hâl kapsamında kabul edilen kanunlarda yer alan ilave tedbirlere karşı hakkında önlem uygulanan kişi, kanuni temsilcisi ya da mirasçıları tarafından, tedbiri uygulayan veya bununla ilgili kamu kurum ve kuruluşlarına, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren üç ay içinde başvuracaktır. Kamu kurum ve kuruluşları, başvuru üzerine yapacağı inceleme sonucuna göre en geç altı ay içinde başvurunun reddine veya tedbirin kaldırılmasına karar verecektir. Başvuruların incelenmesi ve sonuçlandırılması için kamu kurum ve kuruluşları bünyesinde komisyon kurulabilecektir.
Kamu kurum ve kuruluşları bu madde kapsamında yapılacak başvuruların sonuçlandırılması için her türlü bilgi ve belgeyi ilgililerden talep edebilecektir.
Soruşturmanın gizliliğine ve Devlet sırlarına ilişkin ilgili mevzuat hükümleri saklı kalmak kaydıyla kurum ve kuruluşlar ile yargı mercileri, başvuru kapsamında ihtiyaç duyulan her türlü bilgi ve belgeyi gecikmeksizin başvuru yapılan kamu kurum ve kuruluşlarına göndermek veya yerinde incelenmesine imkân sağlamak zorunda olacaktır.
Bu madde kapsamındaki çalışmalarda kamu kurum ve kuruluşlarınca görevlendirilenler, görevlerini yerine getirdikleri sırada edindikleri kamuya, ilgililere ve üçüncü kişilere ait gizlilik taşıyan bilgileri, kişisel verileri, ticari sırları ve bunlara ait belgeleri, bu konuda kanunen yetkili kılınan mercilerden başkasına açıklayamayacak, kendilerinin veya üçüncü kişilerin yararına kullanamayacak. Bu yükümlülük görevden ayrılmalarından sonra da devam edecektir. Kamu kurum ve kuruluşlarının kararlarına karşı Hakimler ve Savcılar Kurulunca belirlenecek Ankara idare mahkemelerinde iptal davası açılabileceği öngörülmektedir.

KONAKLAMA VERGİSİNİN YÜRÜRLÜK SÜRESİNİN UZATILMASI HAKKINDA
Konaklama vergisinin yürürlük tarihinin 01.01.2021 tarihinden 01.01.2022 tarihine ertelenmesi öngörülmektedir.

VAKIFLAR GENEL MÜDÜRLÜĞÜ’NE VE MAZBUT VAKIFLARA AİT TAŞINMAZLARIN KİRALAMALARI HAKKINDA
25/3/2020 tarihli ve 7226 sayılı Kanun’un 33 ve 34’üncü maddeleriyle Vakıflar Kanunu’nda çeşitli düzenlemeler yapılmıştır. Yapılan bu düzenlemeler ile;

-Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve mazbut vakıflara ait taşınmazların onarım veya inşa karşılığı -kiralamalarında sözleşmenin başlangıç tarihinde, işletme süresine ait ilk yılın altı aylık kira bedeli ayrıca teminat olarak alınması,
-Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ve mazbut vakıflara ait taşınmazların kiralamalarında, sözleşme süresi içinde üç aylık kira bedelinin ödenmemesi halinde ilgili taşınmazın mülki amirlikçe tahliye edileceği,
-Getirilen yeni hükümlerin mevcut kiralamalara uygulanma usulü, belirlenmiştir. Teklifte yer alan madde ile, pandemi koşullarının devam etmesi nedeniyle güncel ihtiyaçlar çerçevesinde zorlayıcı koşulların sürdüğü göz önünde bulundurularak yürürlük tarihi 1/1/2021 olarak belirlenen mezkûr maddelerin yürürlük tarihlerinin 30/6/2021 tarihine ötelenmesi amaçlanmaktadır.

YÜRÜRLÜK TARİHLERİ
8,9, ve 32. Maddeler yayım tarihini takip eden ayın başında,

  1. Madde, 11. Madde ve 14. Maddenin 193 Sayılı Kanun’un geçici 67/14 maddesinde yapmış olacağı düzenleme 01.01.2021 tarihinden itibaren elde edilen gelirlere uygulanmak üzere yayım tarihinde,
  2. Madde, 01.01.2021 tarihinden, özel hesap dönemine tabi olan mükelleflerde 2021 takvim yılında başlayan özel hesap döneminin başından itibaren elde edilen kazançlara uygulanmak üzere yayım tarihinde,
    Diğer maddeleri yayımı tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülmektedir.

Saygılarımızla,
Motto Hukuk Bürosu